Müteselsil Sorumluluk: Kefil ile Müteselsil Kefil Arasındaki Fark?

2024-07-26T17:01:28

Müteselsil sorumluluğun kapsamı nedir ve hangi durumlarda uygulanır? gibi sorularınızın cevabını gelin, birlikte inceleyelim.

Müteselsil Sorumluluk

Birden fazla kişinin, bir borç veya zararın tamamının ödenmesi sorumluluğundan, zincirleme şeklinde ve tek başına sorumlu olması haline müteselsil sorumluluk adı veriliyor. Birden fazla kişi için sadece müteselsil sorumluluk kararı verildiyse alacaklı kişinin, borcun tamamı için borçlular arasından seçmiş olduğu bir tanesine müracaat etme hakkı bulunuyor. Eğer dört borçlu varsa ve toplam borç 4 TL ise alacaklı kişi, borçlular arasından seçtiği bir borçluya müracaat ediyor. Bunun sonucunda da 4 TL’nin tamamını seçmiş olduğu borçludan isteyerek borcunu tahsil edebiliyor.

Müşterek ve müteselsil sorumluluk aynı anda olursa, bu durumda alacaklı kişi, toplam borcunu tahsil edene kadar, dilediği borçludan dilediği kadar para tahsil edebiliyor.

Müştereken Sorumluluk

Birden fazla kişinin, bir borç veya zararın tümünün ödenmesi sorumluluğundan, kendi payları oranında sorumlu olmasına müştereken sorumluluk deniyor. Birden fazla kişi için sadece müştereken sorumluluk kararı verildiyse bu durumda alacaklı kişinin, o borçluların her birinden sadece borçlunun kendi payına düşen bölümü tahsil etme hakkı bulunuyor. Eğer ki dört borçlu varsa ve toplam borç 4 TL ise alacaklı kişi, her borçlu kişiden 1 TL tahsil edebiliyor.

Kullanan 10 kişiden 9’unun tavsiye ettiği ön muhasebe programı Logo İşbaşı’nı deneyin, binlerce işletme sahibi gibi siz de internet erişimi olan her yerden ön muhasebenizi takip edin!

14 Gün Ücretsiz Denemek İçin Tıklayın.

Rücu İstemi Zaman Aşımına Uğrar mı?

Bir kişinin veya kurumun, başka bir kişi veya kuruma yaptığı ödeme sonrası bu ödemeyi asıl sorumlu olan kişiden talep etmesi Rücu istemi anlamına gelir. Hukuk sistemlerinde rücu istemleri genellikle belirli bir süre zarfında yapılmalıdır. Aksi takdirde zaman aşımına uğrar. Bu süre ilgili mevzuat ve hukuki düzenlemelere göre değişiklik gösterebilir. Genellikle rücu istemi için zaman aşımı süresi ödeme yapıldığı tarihten itibaren başlar.

Zaman aşımı süresinin dolması, rücu isteminde bulunan tarafın hakkını kaybetmesine yol açar. Bu nedenle rücu isteminde bulunacak kişilerin veya kurumların, ödemelerini yaptıktan sonra hızla harekete geçmeleri önemlidir. Zaman aşımı süresi dolmadan önce yasal prosedürlerin başlatılması gerekir. Rücu isteminin zaman aşımına uğramaması için dikkat edilmesi gereken diğer bir husus ise ilgili belgelerin ve kanıtların düzgün bir şekilde saklanması ve yasal işlemlerin doğru şekilde takip edilmesidir.

Müteselsil Sorumluluk Doğuran Sebepler Nelerdir?

Müteselsil sorumluluk, birden fazla kişinin bir borcun tamamından sorumlu olduğu durumu ifade eder. Bu sorumluluk türü, genellikle borçluların bir araya gelerek bir borcu ödemeyi taahhüt ettiği veya hukuken böyle bir zorunluluğun doğduğu durumlarda ortaya çıkar. Müteselsil sorumluluk doğuran sebepler arasında sözleşmelerde açıkça belirtilmiş olan taahhütler önemli bir yer tutar. Örneğin, bir kredi sözleşmesinde eşler veya iş ortakları, borcun tamamından sorumlu tutulabilir. Bu durumda alacaklı borcun tamamını herhangi bir borçludan talep edebilir.

Bunun yanı sıra kanunlar da müteselsil sorumluluk doğurabilecek durumları belirleyebilir. Örneğin, iş kazalarında işveren ve iş güvenliği sorumluları müteselsil olarak sorumlu tutulabilirler. Aynı şekilde çevre kirliliğine neden olan bir olayda, birden fazla şirket veya kişi müteselsil sorumluluk altında olabilir. Müteselsil sorumluluk, alacaklının borcunu tahsil edebilmesi için çeşitli seçenekler sunar ve borcun ödenmesini güvence altına alır. Bu tür sorumluluğun doğabilmesi için, ilgili kişilerin veya kurumların durumlarını ve yükümlülüklerini iyi şekilde bilmeleri ve buna göre hareket etmeleri gerekir.

Müteselsil Sorumluluk Nasıl Doğar?

Müteselsil sorumluluk sözleşmesel ve kanuni olmak üzere iki şekilde doğar. Sözleşmesel müteselsil sorumluluk, tarafların kendi aralarında yaptıkları anlaşmalarla belirlenir. Örneğin, bir kredi sözleşmesinde borçluların müteselsil sorumlu olacakları açıkça belirtilmişse, bu durumda her bir borçlu borcun tamamından sorumlu olur. Sözleşme yapılırken tarafların bu tür sorumluluğu kabul etmiş olmaları müteselsil sorumluluğun doğması için yeterlidir.

Kanuni müteselsil sorumluluk ise yasalar tarafından belirlenen durumlarda ortaya çıkar. Örneğin, Türk Borçlar Kanunu’na göre iş kazalarında işveren ve iş güvenliği sorumluları müteselsil olarak sorumlu tutulabilir. Aynı şekilde,çevre kirliliğine neden olan bir olayda, ilgili kanunlar uyarınca birden fazla kişi veya kurum müteselsil sorumluluk altında olabilir. Kanuni müteselsil sorumluluk, yasaların belirlediği çerçevede otomatik olarak oluşur ve tarafların bu sorumluluğu kabul etmeleri gerekmeksizin uygulanır.

Müteselsil Sorumluluk Örnekleri

Müteselsil sorumluluğa dair en yaygın örneklerden biri ortaklar arasındaki borç ilişkilerinde görülür. Örneğin, bir ticaret ortaklığı kuran kişiler ortaklığın borçlarından müteselsil olarak sorumlu olabilirler. Bu durumda alacaklılar borcun tamamını herhangi bir ortaktan talep edebilir. Türkiye’deki mevcut Ticaret Kanunu’na göre adi ortaklıklarda ortaklar, ortaklığın borçlarından şahsi mal varlıkları ile de sorumlu tutulabilir. Bu durum ortakların borcun ödenmesi hususunda ciddi yükümlülük altına girdiklerini gösterir.

Bir diğer örnek ise iş kazaları ve işçi hakları ile ilgilidir. Türk Borçlar Kanunu’na göre, iş kazalarında işveren ve iş güvenliği sorumluları, meydana gelen zarardan müteselsil olarak sorumlu tutulabilir. Bu da iş kazası sonucunda zarar gören işçinin, zararının tazmini için hem işverene hem de iş güvenliği sorumlusuna başvurabileceği anlamına gelir. Müteselsil sorumluluk, iş kazaları gibi durumlarda zarar gören tarafın haklarını korumak ve zararının tazminini sağlamak amacıyla önemli bir hukuki mekanizma olarak işlev görür.

Müteselsil Borçluluk Nedir?

Müteselsil borçluluk, bir borcun birden fazla borçlu tarafından üstlenildiği ve her borçlunun borcun tamamından sorumlu olduğu durumları ifade eder. Bu borçluluk türünde alacaklı, borcun tamamını herhangi bir borçludan talep etme hakkına sahiptir. Müteselsil borçluluk, borcun ödenmesi sürecinde alacaklıya önemli avantajlar sağlar. Çünkü alacaklı, borçlulardan herhangi birine başvurarak borcun tamamını tahsil edebilir.

Müteselsil borçluluk hem sözleşme hem de kanun yoluyla ortaya çıkabilir. Sözleşmesel müteselsil borçluluk tarafların aralarında yaptıkları anlaşmalarla belirlenirken, kanuni müteselsil borçluluk ise yasalar tarafından belirlenir. Örneğin, Türk Borçlar Kanunu’nda belirli durumlar için müteselsil borçluluk hükümleri bulunur. Bu tür borçluluk, borcun ödenmemesi durumunda alacaklının korunmasını ve borcun tahsil edilmesini güvence altına alır. Borçlular arasında borcun ödenmesi konusunda iç ilişkilerde farklı düzenlemeler yapılabilir. Ancak alacaklı, her zaman borcun tamamını herhangi bir borçludan talep edebilir.

Müşterek Borçlu Müteselsil Kefil Nedir?

Herhangi bir sözleşmenin ardından bir kişinin alacaklıya borcu bulunuyorsa, o kişiden borçların tahsili için kanuni takip işlemi uygulanıyor. Bu takip işleminin sonrasında da alacaklı kişinin tüm borçları ödenmediyse, sözleşmede kefil olarak gösterilen kişi üzerine gidiliyor.

Bu aşamada sözleşme gereğince kefalet vererek kefil olan kişi, asıl borçlu kişinin borçlarını ödemek zorunluluğunu da kabul etmiş oluyor. Borcu ödemediğinde ise asıl kişiye uygulanan her türlü yasal işlem kefile de uygulanıyor. Ancak, tahsil yasaları gereğince uygulanabilecek tüm kanuni işlemlerin öncelikle sözleşmeyi imzalayan asıl kişi için uygulandığını da belirtelim.

Eğer alacaklı ve müşteri arasındaki kefili sözleşmesinde “müşterek borçlu müteselsil kefil” ibaresi yer alıyorsa, o halde kefil gösterilen kişi ile asıl borçlu kişi alacaklı önünde eşit sayılıyor. Yani kefalet veren kişi, alacaklı karşısında asıl kişi kadar borçlu konumunda bulunuyor. Bu maddenin sözleşmede bulunması halinde alacaklı kişi, borcunu tahsil etmek için asıl kişiye gidebildiği gibi aynı zamanda direkt olarak kefile de gidebiliyor.

Alacaklı taraf, borcunu tahsil edebilmek için kefil olan kişi üzerinde her türlü yasal işlem yapma hakkına sahip bulunuyor. Genel olarak alacaklılar, herhangi büyük bir malın satışındaki borcu alabilmek için asıl kişi ya da kefil olan kişi ayrımı yapmadan mal varlığı fazla olan tarafı seçebiliyor. Böylelikle de borçlarını daha hızlı bir şekilde tahsil edebiliyor.

Kefil ile Müteselsil Kefil Arasındaki Fark?

Kefil ikinci borçlu olarak geçiyor. Borç, ödenmediği zaman ilk önce asıl borçludan tahsil edilmeye çalışılıyor. Fakat borç asıl borçludan tahsil edilemezse o zaman kefilden tahsil edilmeye çalışılıyor.

Müşterek borçlu müteselsil kefil ise asıl borçlu ile aynı konumda oluyor. Yani borç ödenmediğinde banka ya da alacaklı, borcun tahsili için her iki tarafı da birinci mesul olarak görüyor. Müşterek borçlu müteselsil kefil bir bakıma borca ortak anlamına da geliyor.

Kullanan 10 kişiden 9’unun önerdiği ön muhasebe programı Logo İşbaşı ile siz de e fatura ve e arşiv faturalarınızı dilediğiniz yerden kolaylıkla kesebilir ve saniyeler içinde gönderebilirsiniz. Oturduğunuz yerden 15 dakika gibi çok kısa bir sürede ücretsiz e-dönüşüm danışmanlığımız ile e-faturaya geçebilir Yıllık 1800 e fatura kontör hediyesinden yararlanabilirsiniz.

Kullanan 10 kişiden 9’unun tavsiye ettiği e fatura programı olan Logo İşbaşı’nı deneyin, binlerce işletme sahibi gibi siz de Ücretsiz e-dönüşüm danışmanlığımız ile e-faturaya geçin ve internet erişimi olan her yerden e-fatura kesin.

14 Gün Ücretsiz Denemek İçin Tıklayın.

Bu yazımızı okuyanların ilgisini çeken diğer yazılarımızı siz de incelemek isterseniz aşağıda bulabilirsiniz;

Cari Hesap Nedir? Cari Hesap Takibi Nasıl Yapılır?
Geçici Vergi Nedir? Nasıl Hesaplanır?
Vergi Matrahı nedir?
14 gün ücretsiz deneyin
Logo İşbaşı kullanan on binlerce firma arasına katılın.
Kredi Kartı Gerekmez